Öncelikle içinde bulunduğunuz süreci tarif ederken, ''bu düşüncelerimden çok rahatsızım'' cümlesini kullanmanız oldukça kıymetlidir.
Çünkü aslında bu ifade, gerçek bir tehdit olmadığını, bu tehdidin sizin ''zihninizde'' yeşerdiğini göstermektedir.
Bunu sağlayan ise, aklınızdan, siz çağırmamanıza rağmen hızla gelen '' ya .... olursa'' gibi düşüncelerdir.
Bu düşünceler aslında temelini ilk güven duygunuz oluşurken, yani erken yaşamınızda almaktadır.
Şu anki süreç sadece bir ''tetikleyicidir''
Bu düşüncelere eğer inanırsanız, sizde kaygı gibi bir duyguya sebep olabilir.
Bu duygu da şiddetli olursa, bedeninizde titreme, sıcak basması, çarpıntı gibi belirtilere sebep olacaktır.
Bu noktada eğer bu durumu yaşamamak adına bu durumdan kaçma davranışında ya da tartışma davranışında bulunursanız, esasında sıkıntı pekişecektir.
Döngünün kırılması için ise, aklınızdan düşünceler geçtiğinde, bu düşüncelerle eyleme geçmemeniz olacaktır.
Yani, kendinize karşı tarafla bir buluşma olduğunda, ortaya çıkan kaygı duygunuza sabretme şansı verirseniz, bu duygu başta yeşerecek fakat nihayetinde solacaktır.
Bunun için sadece o düşünceyi izleyin, bırakın, gelsin ve geçsin.
Kendinizi güçlendirmeniz için ise bir gününüzü nasıl geçirdiğiniz önemlidir.
Tüm enerjinizi romantik ilişkiye yüklemeden, kendi, aile, eğitim, iş, spor, kişisel gelişim, hobi gibi başlıklarınızı hayata sokar ve aktif kılarsanız, enerjinizin bu dağılımı sizi daha sağlıklı kılacaktır.